HABER 49 - Haftanın Hikayesi
   
ŞEHO'CU HAREKET ENGELLENEMEZ
  EDİTÖR'ün Hayatı
  Ana Sayfa
  Ziyaretşi defteri
  Hayata Dair 3K
  Haftanın Hikayesi
  Liderlerin Hikayesi
  Reklamlar
  Mehmet Hakkında
  Adın Batsın İ. Sadri
  Galeri

Bediüzzaman Saidi Nursi Emirdağ veya Afyon hapishanesi'nde yatarken, bir gece Konya'nın Ladik kasabasına Ahmed Ağa'nın yanına geldi. Ahmed Ağa'nın yanında o anda sadece oğlu Zekeriya vardı.

Bediüzzaman tayy-i mekan ederek gelmişti. Ahmed Ağa'nın odasının eşiğinde, ellerindeki kelepçeyi ve ayaklarındaki zincirleri çözdü, içeri girdi:

-Bu çıksın, dedi,
Zekeriya'dan ötürü, konuşacaklarım var...

Ahmed Ağa:

-Mahzuru yok kardeşim, yabancımız değildir, oda duysun .., dedi.

Bediüzzaman:

-Ahmed Ağa, üstada Hızıra söyle, tahammülüm kalmadı, dedi.

Ahmed Ağa:

-Olur, söyleyelim kardeşim Said, dedi.

Bediüzzaman tekrar anında kelepçeyi ellerine zincirleri ayaklarına takarak geri döndü.

Bir müddet sonra aynı şekilde Bediüzzaman yine geldi ve:

-Söyledin mi Ahmed Ağa?... Ne oldu netice? diye sordu.

Ahmed Ağa:

- Söyledim kardeşim Said, söyledim, dedi.

Bediüzzaman:

-Ne dedi Üstad? diye sordu.

Ahmed Ağa:

-Sabretmeni söyledi, dedi.

Bediüzzaman bu cevabı alınca, bu defa kapıdan değil, pencereden çıkıp gitti. Yine elleri kelepçeli, ayakları zincirli idi.

Şimdi söyle bir sorulsa, hem tayy-i mekan edebiliyor, hapishaneye girip çıkabiliyor, kelepçelerini çözüp takıyor. Hemde hapishaneden çıkmak için Hazreti Hızır'dan yardım istiyor... Bu nasıl oluyor diye bir soru akla gelebilir.

Evliyalar bu güce sahiptirler. o kuvvet ve o tasarruf ellerinde var ama, izin almadan kullanamazlar. İşte Bediüzzamanda o tasarruf kendisinde olduğu halde üstadı Hızır'dan izin almadan kullanamamıştır.

 
   
haber49.tr.gg Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol